Doğal ve Tarihi Değerleri Koruma Derneği üyeleri ve doğaseverlere bölgenin doğal ve tarihi değerlerini tanıma, tanıtma amaçlı faaliyetleri kapsamında Ordu İline gezi programı düzenledi.
Doğal ve Tarihi Değerleri Koruma Derneği Başkanı Prof. Dr. Coşkun Erüz yaptığı açıklamada: “Doğu Karadeniz’in doğal ve kültürel değerlerini tanıma, tanıtma ve korunması için çaba gösteren derneğimizin bu haftaki gezisi Orta Karadeniz in incisi, fındığın başkenti Ordu İlinin Merkezi ve Fatsa ilçesini tanıma ve tanıtma amacı ile gerçekleştirildi. Sahip olduğu tarihi Ilıca kaplıcaları ile sağlık turizmine de hizmet eden Ordu İli Perşembe ve Fatsa İlçelerinden başlayan gezi, Ordu ile merkezi ve Kybele Parkında son buldu. Trabzon’dan hareket eden 25 kişilik ekip geziye Ordu’nun balıkçılık kasabası olan Perşembe ve en kuzey noktası olan antik çağın mitolojik kahramanları Argonatların konakladığı, Antik Çağ’dan beri efsanelere konu olan ve tarihi kilise vd. kalıntılar barındıran Yason Burnu’ndan başladı. Yason gezilip tarihi bilgi ve hikayelerin paylaşılması sonrası araç tarihi Bolaman virajlarını ve tüm kıyıları yol vd dolgularla tahrip olmuş Trabzon’lu olarak gıpta ile bakıp geçilen bozulmamış koyları takip ederek tarihi Canikli beyleri Haznedaroğullarının günümüze ulaşan kale ve konağının bulunduğu Fatsa Bolaman koyu ve Bolaman yerleşimi gezildi. Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından kale ve konağın, ildeki birçok tarihi eser gibi sahip çıkılarak restore edilmesi, restore nedeni ile yapı gezilemese de, ekibi mutlu etti ve darısı, Osmanlıda ve Bizans’ta eyalet başkenti, Komnen krallığında devlet başkenti olan Trabzon’a denilerek yola devam edildi.
Ordu Fatsa ilçesi Ilıca mahallesinde yeşilin kayalardan fışkırdığı ve coşkun bir derenin kenarında bulunan kaplıca suyu ve mekan kalitesi oldukça iyi olan bir termal kaplıca otelde kaplıca keyfi yaşayarak konaklandı. İsteyen katılımcılar Karadeniz’in hırçın dağları arasına saklı bulunan termal kaplıcanın bulunduğu vadi ve tesis çevresinde yürüyüş yaparak gezdi.
Kaplıca keyfi sonrası konaklanan tesiste kahvaltı ile başlayan 2. günümüzde Ordu şehir merkezine geçildi. Üç kız türküsüne konu olan Taşbaşındaki üç kız heykeli ve tamamına yakını yapısal, malzeme ve orijinal rengine sadık kalınarak restore edilerek kültür merkezi, sergi salonu olarak hizmet veren tarihi Taş Başı sokak ve çevresi konaklar gezilerek, tarihi Rum Okulu kalıntıları ve restore edilerek kültür merkezine çevrilen Taşbaşı Kilisesi gezildi. Buradan hareketle sahile inilerek tarihi, 1. Dünya savaşının gazi gemisi Rüsumat Gemisi tarih Öğretmeni Esin Saraçoğlu tarafından aktarılan yaşanmış tarihi olayları dinleyerek gezildi. Buradan Ordunun muhteşem taş konaklarından birisi olan Paşaoğlu Konağı ve içinde bulunan Ordu Belediyesi - Ordu Etnografya Müzesi ( ücretsiz ) gezildi. Yine belediye tarafından Ordunun ünlü Sağra ailesinden satın alınarak , Ordu Belediyesi tarafından restore edilip ziyarete açılmış olan fındık müzesi ( ücretsiz) olarak ziyaret edildi ve fındık türleri, kültürü ve tarihi ekonomisi ile ilgili görevli personel tarafından bilgilendirme yapıldıktan sonra fındık müzesi gezildi. Belediye tarafından restore edilen ve açılan her iki müze, oldukça özellikli, çok ve yöre ile alakası olmayan eser ve malzeme doldurmak yerine nitelikli ve yöreye özgü tarihi dokuyu yansıtacak özel eserlerle donatılmış çok özel, çok sade ve nitelikli müzelerdir.
Ordu içindeki tarihi alanlardaki gezimizde Trabzon’un önemsemediği, Ordunun ise tarihe mal olacak bir mücadele vererek sahip çıktığı doğal kıyılar, kent sahili ve plajları kenarından, halkın serbestçe gezebildiği park-koruluklarından geçerek teleferik bölgesindeki park alanı gezildikten sonra Kybele rekreasyon alanındaki Çikolata Park alanında taze, yeni üretilmiş ürünleri tadarak Ordu İli programımızı tamamladık. Dönüş yolumuzda Karadeniz’in olmazsa olmazı olan Eynesil Pidemizi‘de tadarak Trabzon’a dönmüş olduk.
Ordu ve Trabzon ikisi de Büyükşehir Trabzon merkez Ortahisar, Ordu merkezi Altınordu Belediyesi tarafından yönetiliyor. Trabzon bir Komnenos Devletine Başkentlik yapmış Bizans ve Osmanlı’da eyalet Başkenti olmuş bir en az 2500 yıllık kalesi ve limanı olan kadim şehir. Osmanlı ve öncesinde Ordu’da Trabzon vilayetine bağlıydı, Batum’da Trabzon’a bağlıydı. Ordu’da her yerde belediye tarafından belediyeler tarafından yapılan restorasyonlar görülmekte. Ancak yapılan Trabzon daki gibi yıkılıp beton olarak eskisine benzer modern yapı yapılaşma, restorasyon değil, aksine tarihi yapıya, malzeme, doku ve renge sadık kalınarak yapılan restorasyon. Kentte ve kırsalda Belediyelerce uygun bir şekilde restore edilen birçok yapı görünüyor. Trabzon’da maalesef birkaç örneğin dışında önemli tarihi yapılarımızı koruyamıyoruz. Korunan mahalleler, tek renk badana ile boyanmış tarihi ruhundan ve renk ahenginden koparılmış, tek renk mahalleler şekline dönüşmekte. Trabzon’da Trabzon’a yakışan, nitelikli modern bir arkeoloji, etnografya Müzesi’ne sahip değiliz. Olan müzeler eski, küçük konak- tarihi evlere sıkıştırılmış müzeler. 800 bin nüfusu olan, 1.5 milyon turist ağırlayan şehirde 5 bin ile en fazla 50 bin kişinin gezdiği müzeler. Müzeler, mecburiyetten, geçerken uğranılan mekanlar olmaktan öteye geçemiyor. Trabzon da kent tarihini kapsamlı yansıtan en nitelikli bir Kent Müzemiz var, diğer ev müzelerin hepsi müze olmakla birlikte maalesef çok da vasıf olarak cezbedici değil. 10 yılı bulan restorasyonla tekrar ziyarete açılacak olan Kostaki Konağı, kendisi doğal bir müze olan tarihi binayı zorlama ile başka bölgelerden getirilmiş etnoğrafik malzeme ile etnoğrafya ve bodruma sıkıştırılmış birkaç taş vd arkeolojik eserler ile arkeoloji müzesi yapmaya çalışıyoruz. Türünün ve döneminin en nadide mimari ve sanatsal örneği olan tarihi konağa da devlet başkentliği yapmış 2500 yıllık kadim Trabzon kentine de saygısızlık yapılıyor. Modern bir müze yapma amacı, lafta var icraatta sıfır.
Ordu’nun her sahil ilçesinde denize girilebilecek yüzebilecek çok sayıda kıyı ve plaj alanları bulunuyor. Trabzon ili ise geçmişte yüzde 76’sı sahil plaj olan şehrin şu anda yüzde 90’ı artık kayalıklarla dolu. Bu bir zihniyet meselesi galiba ve tükenme noktasına gelen kıyılara, inatla yeni dolgu projeleri yapılmakta. Halkın ilgisizliği ve idarecilerin kente ve denize bakış açısı ile alakalı bir konu. Maalesef, Trabzon’daki eski ve mevcut yöneticilerimizin önceliğinde halkın kentin ve halkın kültürel değerleri ve sosyal refahı için restorasyon da, yeşil doku, kıyı koruma, halkın bedelsiz, sorgusuz kullanabileceği alanlar yaratma noktasında ilgisiz olduklarını, önceliklerinin başka konular olduğunu görüyoruz. Ordu insana dokunuyor, tarihe dokunuyor, kültüre dokunuyor”, Trabzon ve insanı hızla denizden, tarihinden uzaklaşıyor, yaylalar, vadiler farklı mı?” ifadelerini kullandı.
Haber: Arif AZAK
Arakli Medya