Çaykur başta olmak üzere, yerli ve yabancı özel çay fabrikalarının benzinli motorlarla çay hasadı yapılmasının önüne geçememeleri nedeniyle, çay ürünümüzün geleceği kararıyor.

Avrupa Birliği (AB) tarafından oluşturulan Gıda ve Yemler İçin Hızlı Alarm Sistemi (RASFF) listesine alınması için aday gösterilen çay ürünümüzü lekeleyen hasat yöntemi  ise şöyle:

Çaykur İle bazı yerli ve yabancı özel çay fabrikaları, çay alım sezonu başladığında," Benzinli motorlarla hasat yasaktır." diye açıklama yapıyor. Ancak etkin denetim yapmıyor ve benzinli motorla hasat edilen yaş çaya benzin, benzine katılan 2 zamanlı motor yağı ve egzoz gazı bulaşıyor. Yıkandığında çıkmayan bu petrol ürünleri yüksek ısıda da etkisini yitirmiyor ve pestisitli "zehirli" ürün olarak soframıza geliyor.

Bazı bölgelerde benzinli motorlarla hasat yapıldığını gören ve bilen bir kesim çay tüketicisi vatandaşlar   " Pestisitli çayla zehirlenmek istemiyoruz," diye tükettikleri çayı, piyasaya süren firma merkezlerini aradığında: "Kontrolleri sürdürecek yeterli ekinimiz yok.’’ şeklinde, başta olmak üzere cevaplar aldıklarını belirterek, son durumu şöyle anlattılar: " Benzinli motorla hasat edeni dilekçe ile kendilerine ihbar etmeyi öneriyorlar. Dilekçe işleme geçene kadar zaten o bahçe hasat edilmiş ve başkasına geçilmiş oluyor. Yani topu taca atmak İçin her şeyi yapıyorlar. Anında müdahale etmenin maliyetinden kurtulmak İçin kendi koydukları yasağın arkasında durmuyorlar. Sanıyoruz AB ve diğer ülkelerin tepkisini ortadan kaldırmak için yasak koydular ve yasağın gereğini yapmayarak, biz çay tüketicilerini zehirliyorlar. Acil çözüm için çay hasadı, yine makas ve elektrik depolayan ( akülü) motorlarla yapılmalı. Benzinli motorla hasat edilen ürünü fabrikalar almamalı ve bu yöntemde ısrar eden üreticilerin yazılı, resmi olarak önce uyarılmaları gerekiyor. Israr etmeleri  halinde ise gerekirse çay bahçesi ruhsatını iptal etmeliler."